İklim Değişikliği ve Doğu Anadolu’da Tarımsal Takvimin Değişen Yüzü

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Türkiye’nin Doğu Anadolu Bölgesi, tarımsal faaliyetlerin büyük ölçüde mevsimsel döngülere göre şekillendiği, geleneksel üretim takvimlerinin nesiller boyu neredeyse değişmeden sürdüğü bir coğrafyadır. Ancak son yıllarda yaşanan iklim değişikliği, bu döngüyü ciddi biçimde etkilemeye başlamış durumda. Özellikle bu yıl yaşanan olağandışı hava olayları, bölgede tarımsal üretimin temel taşları olan biçim zamanlarında önemli kaymalara neden oldu.
Normal şartlarda Doğu Anadolu’da ot biçme işlemleri, genel olarak temmuz ayının 10’u ile 15’i arasında yapılır. Bazen haziran ayının sonlarına da sarkabilir. Buğday hasadı ise genellikle ağustos ayının ilk haftasında başlar. Fakat bu yıl alışılmış takvimin tam tersine şahit olundu. Bölgeden alınan bilgilere göre, birçok yerde ot biçme işlemleri erkenden tamamlandı. Hatta bazı çiftçiler, temmuz ayına girmeden buğday hasadına başladıklarını belirtiyor.
Örneğin, Ağrı’nın Patnos ilçesinde bir çiftçi, temmuz başı itibarıyla buğday biçimine başladıklarını ifade etti. Bu bilgi, yıllardır bölgenin tarım takvimine aşina olanları hem şaşırttı hem de endişelendirdi. Çünkü bu kadar erken başlayan bir hasat dönemi, sadece üretim zamanlamasının değiştiğini değil; aynı zamanda iklimsel dengesizliklerin tarım üzerindeki doğrudan etkisini de gözler önüne seriyor.
Zirai açıdan bakıldığında, mevsimlerin bu şekilde kayması hayra alamet değil. Yağış rejimlerinin değişmesi, sıcaklık ortalamalarının yükselmesi ve kuraklık gibi etkiler, tarımda verim kaybına, ürün kalitesinde düşüşe ve üretim maliyetlerinde artışa yol açabiliyor. Ayrıca bu hızlı ve erken hasatlar, bitkinin gelişimini tamamlamadan biçildiği anlamına da gelebilir, bu da ürünün kalitesini olumsuz etkiler.
İklim değişikliğinin etkilerini yalnızca hava olaylarıyla sınırlı görmek, sorunun büyüklüğünü küçümsemek olur. Bu durum, geçim kaynaklarını büyük ölçüde tarıma dayandıran bölge halkı için ciddi ekonomik ve sosyal sonuçlar doğurabilir. Geleneksel üretim bilgisiyle şekillenen takvimler artık yeterli gelmemekte, çiftçiler daha fazla bilgiye, desteğe ve iklime uyumlu üretim tekniklerine ihtiyaç duymaktadır.
Sonuç olarak, bu yıl Doğu Anadolu’da yaşanan erken hasat süreci, sadece bir üretim değişikliği değil; iklimin artık alışılmış sınırların dışına çıktığının açık bir göstergesidir. Bu gelişmeler, sadece tarım sektörü için değil, ülke genelinde gıda güvenliği ve kırsal kalkınma açısından da dikkatle izlenmesi gereken bir sürecin habercisidir.

www.moradergisi.com / www.bursadasondakika.com 

Atilla