40,2596$% 0.13
46,7831€% 0.2
54,0058£% 0.31
4.317,79%0,49
7.011,00%0,20
27.960,00%0,20
3.334,34%0,32
10.205,56%-0,19
4788529฿%1.66946
3928.18Ł%5.37616
127347Ξ%5.61845
119.22%2.41676
40.24$%0.07823
02:00
Bursa’da yaşayan binlerce Ağrılı, yıllardır bu şehre yatırım yapıyor, istihdam sağlıyor ve ekonomiye büyük katkılar sunuyor.
Ancak temsil ve takdir noktasında hala hak ettiği yerde değil. Bu sessiz başarı hikâyesi artık görünür olmalı.
Bursa’nın sanayisiyle büyüyen yapısında, Doğu’dan göç eden birçok ailenin alın teri ve emeği var. Bu emeğin başında da Ağrılılar geliyor. On yıllardır bu şehirde istikrarla iş kuran, çalışan, üreten Ağrılılar; ekonomik katkı sunarken, sosyal hayatta ve temsil alanlarında hak ettiği görünürlüğü ne yazık ki yakalayamıyor.
Peki neden? Biz Ağrılılar Hiç Kendimize Bu Soruyu Sorduk mu?
Bursa’daki diğer illerin hemşehri dernekleri ve sivil toplum kuruluşları (STK’ları) aktif ve güçlü şekilde temsil edilirken, 50 bine yakın nüfusa sahip Ağrılıların sesi neden yeterince duyulmuyor? Neden temsil alanlarında, yönetim kademelerinde Ağrılıların yeri hep bir dahakine olmamalı. Asıl mesele şu soruda gizli olabilir mi? Suç pastayı yapanlarda mı, yoksa onu yemeye çatalı olmayanlarda mı?
Sen Kendini Keşfet, Gücünü Hatırla
Ey değerli Ağrılı, sen belki şu an içindeki gücü, ahlaki sağlamlığı, çalışkanlığı ve yönetme becerisini fark etmemiş olabilirsin. Ama bu nitelikler sende var. Ne zaman ki bu potansiyelini tanırsın, işte o zaman sadece yönlendirilen biri olmaktan çıkar, yön veren biri olursun.
Unutma, örf ve adetlerini yaşatmazsan, torunların bir gün kendi kökenlerini bile bilemeyecek. “Büyüklerimiz Doğu’dan gelmişti galiba” cümlesi, yüzlerce yıllık geleneğin yerini alacak. Bu köksüzlüğe izin verme.
Ben Diyorum ki, Artık Vakit, Birlikte Yürüme Vakti
Bugün artık suskun kalma, kenarda durma zamanı değil. Artık STK’larda, iş dünyasında ve sosyal yapılarda hak ettiğimiz yeri alma zamanı. Kendi değerini kendin inşa et. 50 bin Ağrılıyı temsil edecek gücün sende olduğunu bil ve bu sorumluluğu taşı.
Kimsenin arkasında yürümek zorunda değilsin. Ya önde yürü, ya da omuz omuza, birlikte… Ama mutlaka yürü.
Bu şehirde iz bırakmak istiyorsan, önce kendi izini tanı. Ve unutma, sen yoksan bir şey eksik kalır.
Çok kıymetli Ağrılı, artık hasetliği bırakmanın vakti gelmedi mi?
Artık “sen-ben” davasını geride bırakma zamanı gelmedi mi? Birbirinin arkasından çekişmenin, dedikodunun zamanı geçmedi mi?
Artık “Sen kimsin, ben kimim?” demekten, boş ve faydasız sözlerle oyalanmaktan vazgeçmenin zamanı değil mi?
Bir cenazede, bir düğünde karşılaştığında tarizli (iğneleyici) sözlerin sonu gelmedi mi?
Kendine gel! Sen, Ağrı Dağı gibi başı dik, onurlu bir milletsin.
Bu şehre kattığın güzelliklerin farkına var.
Kendine gel ve sivil toplumda (STK’larda) yerini, gerçekten liyakat sahibi insanlarla birlikte al.
Kadim bu şehre kattığın değerle gurur duy.
Atilla GÜNEY

BOZKÜRT: Ülkücü Kürtlerin Saklı Kalmış Hikâyesi yayımlandı
1
KUR’AN’DA DİN VE MEZHEP AYRIMI YOKTUR TEK VE HAK YOL İSLAM’DIR.
1053 kez okundu
2
Kin ve Nefretten Beslenen İnsanlar
936 kez okundu
3
Bir Aile Yemeğinden Geleceğe Dair Umut Yeşertmek
747 kez okundu
4
İSLAM’DA, İMAN İBADET VE AHLÂK
740 kez okundu
5
Bağcıyı Dövmek Değil, Üzüm Yemek Gerek
699 kez okundu