DİN, İSLÂM ve MÜSLÜMANLIK ?

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

MEVLÂNÂ, YUNUS EMRE’YE, “Din, İslâm ve Müslümanlık” hakkında yazdığı o meşhur altı ciltlik “MESNEVÎ eserini takdim ettikten sonra, “KİTABIMI NASIL BULDUNUZ?” diye sorar?
Yunus Emre de: Hünkârım, ALLAH’I tarif etmek için o kadar çok şey yazmışsınız ki; oysa, “ETE KEMİĞE BÜRÜNDÜM, YUNUS DİYE GÖRÜNDÜM”
DEYİVERSEYDİNİZ OLMAZ MIYDI” demiş.
Atalarımız, “Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az” demişler.
Mevlânâ Hazretleri de bir sözünde, “Sen ne kadar çok bilirsen bil, bütün bildiklerin, ancak karşınızdakinin anladığı kadardır.” buyurur. Artık bir HİKÂYE anlatmanın tam zamanı:
İBİBİK KUŞU, hemen herkesi deniz kenarında, ziyafet sofrasına davet etmiş. Meraktan olacak ya, herkes davete…
[13:44, 08.05.2025] Mehmet Köse: DİN, İSLÂM ve MÜSLÜMANLIK ?

MEVLÂNÂ, YUNUS EMRE’YE, “Din, İslâm ve Müslümanlık” hakkında yazdığı o meşhur altı ciltlik “MESNEVÎ eserini takdim ettikten sonra, “KİTABIMI NASIL BULDUNUZ?” diye sorar?
Yunus Emre de: Hünkârım, ALLAH’I tarif etmek için o kadar çok şey yazmışsınız ki; oysa, “ETE KEMİĞE BÜRÜNDÜM, YUNUS DİYE GÖRÜNDÜM”
DEYİVERSEYDİNİZ OLMAZ MIYDI” demiş.
Atalarımız, “Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az” demişler.
Mevlânâ Hazretleri de bir sözünde, “Sen ne kadar çok bilirsen bil, bütün bildiklerin, ancak karşınızdakinin anladığı kadardır.” buyurur. Artık bir HİKÂYE anlatmanın tam zamanı:
İBİBİK KUŞU, hemen herkesi deniz kenarında, ziyafet sofrasına davet etmiş. Meraktan olacak ya, herkes davete koşarak icabet etmiş. Nihayet yemek vakti gelip çatmış. İbibik, ağzında bir parça solucan olduğu halde, deniz üzerinden uçarak gelmiş; tam misafirlerin üzerine gelince, ağzındaki solucanı yukarıdan aşağıya bırakıvermiş ve
“BUYURUN DOSTLAR SOFRAYA; İSTEYEN ETİNDEN YESİN, İSTEYEN SUYUNDAN İÇSİN! demiş. Şimdi biz gelelim asıl konumuza;
“DİN” Allah’ındır; Allah’ın dini İSLAM’DIR; İslâm, Allah’a İMAN ve İTAATTİR.
Ne var ki, Tevhid inancına (Allah’ın birliğine) dayanmayan diğer din ve inançlar batıl ve çürüktür.
İslâm’daki Allah inancı, Allah tarafından, Kur’an’ı Kerim İHLAS suresinde tam tekmil bildirilmektedir;
“Kul huvallahu ehad (ALLAH var ve “Tek”dir.)…
Öyle ise “İSLÂM”, TEK ALLAH inancına dayanan ve Hz.Muhammed (a.s.v)’in Risaleti ile kemale eren “İLK ve SON DİNDİR.”
“MÜSLÜMANLIK” ise ALLAH’A iman ve İtaattir. Yani, bir bakıma, Allah’a kul, Peygambere ümmet olmaktır.
Başka bir deyişle, kesin hüküm ifade eden ilahi emir ve yasakların bütünüdür. Buna, aynı zamanda ŞERİAT da denilmektedir.
HİKAYE;
Adamın biri, Bektaşi’ye sormuş:
“ŞERİAT” nedir?
O da demiş ki; “Ben bunu sana, ancak şöyle anlatabilirim: ŞİMDİ SEN GİT, ŞU ŞADIRVANDA, AYNI HİZADA OTURTUP ABDEST ALAN ŞU ÜÇ KİŞİNİN HER BİRİNİN ENSESİNE BİRER TOKAT AT! VERECEKLERİ CEVABA GÖRE, BEN SANA ŞERİATIN NE DEMEK OLDUĞUNU ANLATACAĞIM” der.
Adam gider, ilk sırada oturanın ensesine bir tokat atar! O da döner, ona bir tokat atar. Sonra ikinciye vurur! Adam döner, şöyle bir bakar, fakat hiçbir şey yapmaz.
Üçüncüye de vurur, ancak adamcağız hiç oralı olmaz ve abdestini almaya devam eder. BEKTAŞİ der ki:
İşte birincinin yaptığı iş ŞERİAT’TIR; sen ona vurdum, o da sana vurdu (Kısasa kısas).
İkincisi TARİKAT’TIR; usul ve erkan bunu gerektirir.
Üçüncüsü de HAKİKAT’TİR; Hikmetinden sual sorulmaz?” der.
Hoşça ve sağlıcakla kalınız!

Atilla